28 Şubat sürecinin medya arenası!
Cevat Akkanat
24 ŞUBAT 2011
28 Şubat zulüm süreciyle ilgili bir takım hususları konuşurken, arkadaşım, bu olay karşısındaki durum ve tutumumu yargılayıcı bir nükteyi söyleyiverdi: "Artık bu konuda ateşi küllenmiş birisiniz!"
Muhabbet ortamında itiraz etmedim. Sırası değildi. İşte şimdi itirazın sırası geldi:
Bir kere, 28 Şubat gibi, milleti bin yıllık mahkûmiyetlere tabi tutma girişimlerine karşı, duruşumuzun ve tutumumuzun değişmesi, yumuşaması imkânsızdır! Hangi insan evlâdı, topyekûn bir sindirme faaliyetine maruz kalınan dönemi belleğinden silebilir? O dönemi topluma yaşatan rol sahiplerinin (hangi birisini analım, silahlı kuvvetler içinde bulunan kimi güçler, brifing yemiş hukuksal (!) kurumlar, sözde STK'lar, sözde üst eğitim kurumları, sözde meslek teşekkülleri, sözde medya, kimi siyasi partiler, kimi sendikalar, vs...) "ülkeyi olağandışı bir rejime sürüklemedeki katkıları"nı unutmak mümkün mü?
Değil. Bunun gereği olarak da, bugün, o günleri yaşamak kederine katlanmış olan anne babasına, "28 Şubat'ta neler oldu?" diye soran çocuklarımıza bilgi aktarmak ve hafızayı diri tutmak bir vazifedir. Ben bu vazifeyi, zaman zaman birkaç satır yazı yazmak suretiyle ifa etmeyi tercih ediyorum. İşbu yazı, işte o birkaç satırlık yazılardan birisi olup, tel'in ettiğimiz sürecin bir ayağını oluşturan "sözde medya" ile ilgili bir kitabı gündemine alacaktır: 28 Şubat Sürecinde Medya.
Sözü 28 Şubatla ilgili bir kitaba getirmişken, bu çerçevede yazılmış diğer kitapları da bir kalemde analım. Olur ya, bu tema üzerinde geniş bir okuma faaliyetine girişecek olanlara alternatif bir liste sunmuş oluruz. İşte okunabilir birkaç 28 Şubat kitabı:
28 Şubat'tan Şemdinliye Derin Çeteler (Ömer Lütfi Mete), 28 Şubat Bir Müdahalenin Güncesi (Ali Bayramoğlu), 28 Şubat Gölgesinde Amerika (Ekrem Dumanlı), 28 Şubat: Postmodern Bir Darbenin Sosyal Ve Siyasal Analizi (32 yazardan derleme), İki Darbe Arasında (İskender Pala), Kıt'a Dur - 28 Şubat'tan 27 Nisan'a İktidar Kavgası (Şamil Tayyar), En Uzun Şubat (Tuncer Çetinkaya)... Doğu Perinçek, Cüneyt Arcayürek, Emre Kongar gibilerinin de 28 Şubat bağlamlı kitapları var; fakat bunların altını değil, üstünü çizmek taraftarıyım...
Gelelim Nuraydın Arikan'ın kaleme aldığı 28 Şubat Sürecinde Medya adlı kitaba. Okur Kitaplığı'nca yayımlanan bu eserin en önemli özelliği, süreci ele alan diğer kitaplara nazaran, 28 Şubat'ın 'medya' ayağını ele alıp yorumlaması. Hem de, o dönemin 'elebaşı' bir medya kurumu bağlamında.
Daha açık yazayım. Kitabın adına yansıyan 'medya'yı 28 Şubat sürecinin iflah olmaz elemanları temsil ediyor. O yılların Kanal D televizyonu, bu kanalda yayınlanan Arena programı ve bu programının sunucusu Uğur Dündar...
Ve kitap içerden bir bakışın ürünü... Şimdilerde Kültür Bakanlığı Basın Müşaviri olan kitabın yazarı Nuraydin Arikan, o yıllarda Arena programının kadrosu içinde bulunuyor: Yapım yardımcısı ve muhabir... Kitabın önsözünde o dönemiyle ilgili olarak "Keyif aldığım, bana çok katkıda bulunan ama, bir kısmını bu kitapta okuyacağınız nedenlerden ötürü, çok fazla da sorguladığım bir dönem oldu yaşadığım bu 4 sene." diyor.
Arikan, bu kitabı akademik bir süreç icabı hazırlamış. Dolayısıyla, ne eski iş arkadaşlarına yönelik bir 'art niyet', ne de akademik camianın kurallarını ihlal edici bir nitelik var eserde. Tamamen kaynaklara dayalı bir çalışma, tümüyle nesnel bir eser...
28 Şubat Sürecinde Medya'nın iç dizilişi şöyle sıralanmış: Önsöz ve Giriş'i müteakip "Habercilik ve Televizyon Haberciliği"nin incelendiği birinci bölüm, "28 Şubat Süreci ve Medya" başlıklı ikinci bölüm, "Arena ve Uğur Dündar" başlıklı üçüncü bölüm ve "28 Şubat Arenası" başlıklı dördüncü bölüm... Sonra sırasıyla Sonuç, Kaynakça ve Ekler...
344 sayfalık bu kitabın "Gerçeklerin Er Meydanında Haber ve Propaganda" başlıklı Giriş'inde Nuraydin Arikan 'ideolojik' ve 'ticari' çıkarlara dayalı olarak kitleleri yanıltan 'haber' programları üzerinde duruyor uzun uzun. Bu bölümü okurken, her iki çıkar ilişkisinin 28 Şubat darbe süreci içinde etkin olduğunu fark etmemeniz mümkün değil.
Eserin hazırlık bölümü olarak görebileceğimiz birinci bölümünde haber kavramı, haberciliğin gelişimi, televizyon haberciliği ve bunlara bağlı olarak ideoloji, propaganda, enformasyon, hegemonya, gerçeklik, objektiflik, haber ve haber dili, haberde içerik, haberciliğin ilkeleri vb. gibi haber literatürüne ait hususlar ele alınmaktadır. Burada bir sonraki bölüme yapılan şu atıf cümlelerini iktibas etmeliyiz: "28 Şubat sürecinde Türk medyasının hegemonya ile ilişkisi de incelenmeye değerdir. ... 28 Şubat döneminin etkin güçleri de amaçlarına ulaşmak için medyayı kullanmışlardır. Bu kullanma yoluyla hegemonik bir baskı oluşturulmuştur."
Eserin ana gövdesini ikinci, üçüncü ve dördüncü bölümler oluşturuyor. İkinci bölümde medyanın tavrı da dikkatlere sunularak dönemin 'sembol olayları' ele alınıyor. Dönemle ilgili olarak yıllar sonra ortaya çıkan bazı bilgi ve belgeler paylaşılıyor. Dönemin siyasi ortamı, bazı askerlerin disiplinsiz tutumları, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, yüksek öğretimle ilgili kurumlar gibi brifinge tabi tutulmuş yapıların yaklaşımları, sözde STK'ların demokrasi karşıtı eylem yöntemleri, MGK toplantısı, BÇG, EMASYA Protokolü, Milli Güvenlik Siyaset Belgesi, öte tarafta dönemin sivil siyasi yönetimi olarak Refah Yol iktidarının çabaları ve bütün bunlarla iç içe medyanın takındığı tavır, tamamı bu bölümde dikkatlere sunuluyor.
"Arena ve Uğur Dündar" başlıklı bölüm bu ikisinin oluşum ve gelişim sürecini açıklıyor. Özellikle Uğur Dündar'ın biyografisiyle ilgili geniş araştırmaların ilgi çekici olduğunu söyleyelim. Bu bölümün devamı olarak görebileceğiniz "28 Şubat Arenası" başlıklı dördüncü bölümde Uğur Dündar'ın süreç içinde yaptığı Arena Programları tek tek ele alınıp inceleniyor. 3 Ekim 1996 - 12 Haziran 1997 tarihlerini kapsayan yayın dönemine ait toplam 30 programın ve aynı tarihlerde bir gazetede yazdığı bir dizi köşe yazının ayrıntılı bir şekilde ele alındığı bu bölümde birbirinden ilginç (hatta ilgilisinin foyasını ortaya çıkaran yüz kızartıcı) ayrıntılar bulunuyor.
28 Şubat Sürecinde Medya ayrıntılı bir kaynakça ve MGK toplantı tutanakları, Arena programı yayın kadrosu, vb. "Ekler"le sona ermektedir.