HAMDOLSUN KANSER OLMUŞUM

HAMDOLSUN KANSER OLMUŞUM

Üsküdar Çınaraltı Hamdullah Paşa Camii imamı Davut Özgül genç yaşta hayata veda etti. Özgül, akciğer kanseri olduğunu duyunca 'Hamdolsun kanser olmuşum' demişti.

 

KAMİL BÜYÜKER | 19 OCAK 2013

 

Davut Özgül sıra dışı imam portrelerinden birisiydi. Üsküdar Çınaraltı Hamdullah Paşa camiinin mihrabı ona emanetti. Sahaflığı, koleksiyonerliği, aktivistliği, yazarlığı ile hayata değen, dokunan işlere de imza atmıştı. Ne ki onun hayatını aldığı bir haber değiştirdi. Akciğer kanseri olmuştu. Haberi aldığında ilk cümlesi 'Hamdolsun kanser olmuşum'du. Bu amansız hastalıkla mücadele sürecinde zaten mütevekkil olan ruh hali daha da perçinlemiş, onu sonsuzluk kapısını aralamaya adım adım hazırlamıştı sanki. Tedavi süreci devam ederken, onun hayata düşeceği notlar da birer birer kağıda aksetmeye başladı. Azrail'e 'hoş geldin!' diyeceği dakikaları gözlerken bir yandan kendisini yazdı, yazdı ve kendini anlattığı 'Bir İnsan Biriktirdim' kitabı ortaya çıktı.

 

BİR HAYATIN HÜLASASI

Bir insan değil yüzlerce, binlerce insana değen, dokunan bir hayat öyküsü bu. Urfa'nın yazgısı yokluk sıkıntı olan muhitinden başlayan, Antep'e, Mersin'e oradan İstanbul'a uzanan bir hikaye... Hatıratın her sayfası onun aynı zamanda yürek coğrafyasını da içinde barındırıyor. 'Bir İnsan Biriktirdim', onun hayatının hülasası ama kitaba girmeyen daha nice hatıralar, yaşanmışlıklar var.

SIRA DIŞI BİR İMAM

Davut Özgül'ün sıra dışılığını en belirgin kılan olay belki de onun çöpten, hurdalar arasından ona ulaşan evrak-ı metrukelerden medeniyeti yeniden inşa etmeye çalışmasıdır. Sahaflıkla bir sevk-i ilahi sonucu tanışması neticesinde bambaşka bir ummanın içine girer Özgül. Kapıcılar, eskiciler, hurdacılar arasında mekik dokuyan Davut Hoca'ya, bir gün telefonda eski belge ve fotoğraflar bulunduğu haberi gelir ve yatsıyı kıldırır kıldırmaz doğruca adrese gider.

FAHİR İZ'İN TEREKESİ

Karşılaştığı evraklar Mahir İz hocanın kardeşi Fahir İz hocanın terekesidir. Ancak terekeden çok az bir kısmını gören Özgül, işi takip eder ve kağıt toplayıcıları Fahir İz hocanın yaklaşık 20-25 poşet içinde hocanın evraklarını bulurlar. Özgül bu evrakları satın alır ve heyecanla, gece uyumama pahasına eşi ile beraber ayıklar. İçinde Halide Edip, Yusuf Akçura, A.Banoğlu, Niyazi Berkes, Annemaria Schimmel, Paul Wittek, B. Lewis gibi sayısız isimlerin mektupları, Mahiz İz hocanın defteri, yazmalar, özel notlar, tabiri diğerle bir hazine çıkmıştır. Davut Özgül bu birikimi sermayeye dönüştürme niyetinde değildir. Uzun irtibatlar sonucu Fahir İz hocanın evrak-ı metrukesi yerini bulur ve Türk Tarih Kurumu'na intikal eder. Kağıt toplayıcıları elinde heba olup gidecek bir büyük miras, böylelikle Davut Özgül hocanın eliyle yerini bulmuş olur.

Davut Özgül, Mersin Toroslar ilçesi Güzelyayla köyünde tam da kitapta anlattığı ve istediği gibi, bulutların çamlarla kucaklaştığı zirvelerde, serin bir gölgelikte defnedildi.

http://yenisafak.com.tr/pazar-haber/hamdolsun-kanser-olmusum-20.01.2013-459428